Sitemizden Yararlanmak İçin Üye Olunuz !!!ördek okulu B-261910-üye_ol
Pozitif Seyir
Sitemizden Yararlanmak İçin Üye Olunuz !!!ördek okulu B-261910-üye_ol
Pozitif Seyir
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.



 
AnasayfaİletişimLatest imagesAramaKayıt OlGiriş yap

 

 ördek okulu

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
hsn25
™Pozitif Seyir™
™Pozitif Seyir™
hsn25


ördek okulu Shanex10
Uyarı Seviyesi : Uyarı Yok
ördek okulu Shanex11
Kayıt tarihi : 11/08/10
ördek okulu Shanex11
<b>Mesaj Sayısı</b> Mesaj Sayısı : 460
ördek okulu Shanex11
<b>Nerden</b> Nerden : istanbul
ördek okulu Shanex11
<b>Yaş</b> Yaş : 32
ördek okulu Shanex11
Cinsiyet : Erkek ördek okulu Shanex11
Ruh Halim : Komik
ördek okulu Shanex11
Tuttuğu Takım : FenerBahçeli
ördek okulu Shanex12

ördek okulu Empty
MesajKonu: ördek okulu   ördek okulu I_icon_minitimeCuma Ağus. 13, 2010 11:53 am

Yeşil başlı erkek ördek,
kanatlarını çırparak gölün kenarına doğru koşmuş. Göldeki balıkçıllara,
filamingolara sevinçle seslenmiş:

“Baba oldum! Baba!”. Perdeli
ayaklarıyla, kıyı boyunca badi badi koşuştururken sevinçle bağırıp, baba
olduğunu herkese duyurmuş. Suda ince uzun ayaklarını ve uzun gagalarını
kullanarak avlanmakta olan balıkçıllar ve filamingolar, gagalarını
şakırdatarak ördeği kutlamışlar.

Sonra hiç bir şey olmamış gibi
avlanmayı sürdürmüşler. Gölün çevresindeki ağaçlarda ötüşüp duran
serçeler ardı ardına “Ne oldu? Ne oldu?” diye seslenmişler.

Yeşil başlı ördek keyifle “Baba
oldum” demiş. Serçeler de kanat çırpıp, sevinçle ötüşerek ördeği
kutlamışlar. Serçelerden birinin “Bu mutlu haberi herkese duyuralım”
demesi üzerine, gölde avlanmakta olan bir balıkçıl işini bırakıp uzun
bacaklarını suyun yüzeyine değin kaldırarak ağır ağır gölün diğer
kıyısına değin yürümüş.


Orada,
turnalara seslenerek, ördeğin baba olduğunu söylemiş. Turnalar ördeğin
sevincini yaymak için kanat çırpıp uçmuşlar… Bunu gören serçelerden bir
çoğu haberi yaymak için ağaçtan ağaca uçmaya başlamışlar. Sevinç
çığlıkları ve kuş sesleri çevreyi kaplamış. Bir ağaç kovuğundan fırlayan
sincap ağaçtan ağaca koşturmuş. her kovuğa başını sokup, yeni doğan
ördek yavrularının haberini yaymış.

Yeşil başlı ördek, gururla yürüyerek annenin yanına gitmiş.
“Herkese bebeklerin haberini
ulaştırdım” demiş. Anne ördek, yüzündeki gülümsemeyle kanatlarını
hafifçe kaldırıp, altındaki küçük ördek yavrularını babalarına
göstermiş. Sonra üşümesinler diye kanatlarını üstlerine örtmüş…

Yavruları gören ibikli horoz, başını öne arkaya sallayarak göğsünü kabartarak ördeklerin yanına gelmiş. Biraz yüksek sesle:
- Bu civcivlerin işi ne? Neden sizin yanınızdalar?
- Onlar civciv değil. Ördek yavrusudur.
diye yeşil başlı ördek diklenerek
yanıt vermiş. Horoz, yavruların civcivlere benzemesine şaşmış ama,
tavukların “Gel buraya. Gel buraya” dediğini duyunca üstelemeden geldiği
gibi başını öne arkaya savurarak kümesine dönmüş.

Yeşil başlı ördek gagasıyla
annenin başını okşamış. Yanında ayaklarını altına alıp çömelmiş. Sevgi
dolu gözlerle anneyi izlemeye başlamış. Biraz utangaçlıktan, biraz da
sevginin güzelliğinden olsa gerek, anne ördek, başını hafifçe yana
büküp, sessizce babanın kendisini süzmesine izin vermiş.

Mutluluk ve sevgi gurultuları
çevreye yayılırken ördek yavruları annelerinin kanatları arasında
kıpırdıyor, kah oradan çıkarak çevreyi geziyor, kah üşüyüp annenin
koynuna girerek ısınıyormuşlar…

Uzaklardan kuşların cıvıltısı ve
diğer hayvanların sesleri duyuluyormuş. Tüm hayvanlar, ördek
yavrularının doğumunu kutladıklarını söylüyormuşlar…

Ördek yavruları biraz büyüyünce ortalıkta dolaşmaya başlamışlar.
Sevimli küçük yavrular yaramazlık
yapıp, birbirleriyle oynaşırken horoz homurdanıyor, onların varlığını
istemediğini belli ediyormuş. Gerçi anne ve baba ördek, yavrularını başı
boş bırakmayıp yanlarında olmaya çalışıyormuşlar ama, yaramazlıklarını
her an engelledikleri söylenemezmiş.

Yaramazlık yapan yavruları
dikkatle izleyen horoz, her fırsatta onları kovalıyor, yakaladıklarını
gagalayarak canlarını acıtıyormuş. Küçük ördek yavruları canları acıyıp
çığlık atarak kaçışınca, yeşil başlı ördek, kanatlarını açarak horozun
üstüne yürümek zorunda kalıyormuş. Her nedense horoz, baba ördekle
uğraşmak istemeyip kasılarak kümesine dönüyormuş. Bu didişmeden yorulan
hep baba ördek oluyormuş…

Anne ördekle baba ördek, oturup
bu soruna bir çözüm aramışlar. Sonunda akıllarına bir okul kurup, ördek
yavrularını burada eğitmek düşüncesi gelmiş. Yavrular okulda oldukları
zaman yaramazlık yapmayacak, çevreyi dağıtmadıkları için horoz onlara
saldırmayacakmış. Hem de yavrular denetim altında daha güvenli
büyüyebilecekmiş. Ayrıca okulda yeni şeyler öğrenecek, yaşamın yalnız
oyun oynamak olmadığını, öğrenmek ve öğrenilenleri uygulamak olduğunu
anlayıp daha iyi yetişecekmişler. Anne ve baba ördek, okul olabilecek
yer aramaya başlamışlar. Onları çevreye bakınırken gören horoz tünediği
yerden:

- Hayır ola. Yavrulardan birini mi kaybettiniz?
- Hayır. Ördekler için bir okul açalım istedik. Uygun bir yer arıyoruz.
Horoz biraz duralamış. Yavrular
okulda olunca çevreyi dağıtmayacağı, kendisinin de öfkeyle peşlerinden
koşuşturmayacağını düşünüp:

- Arkada boş bir kümesimiz var. Okul olarak orayı kullanın.
demiş gülümseyerek. Anne ve baba
ördek çok şaşırmışlar. Yavrularına öfkelenen horozun niye yardım etmek
istediğini pek anlamamışlar ama, söylediği kümes, okul olarak kullanmak
için en uygun yermiş. Horozun izin vermesine şaşırarak:

- Karşılığında ne isteyeceksin?
- Kümes kirası olarak, her ay bir çuval buğday verirseniz anlaşırız.
Horozun iyilik yapmayacağını, bu
öneriyi bir iş ilişkisi gibi düşündüğünü anlayan yeşil başlı ördek,
düşünmeden öneriyi kabul etmiş. Yoksa horoz, iyilik olsun diye hiç bir
şey istemeyecek olsaymış,

“Bunun altında bir kurnazlık
vardır” diyerek öneriyi kabul etmeyecekmiş. Sonunda ördekle horoz,
kullanılmayan kümesin “Ördek Okulu” olmasında anlaşmışlar. Anne ördek
yuvalarına dönerken:

- Çok yüksek kira istedi. Nasıl öderiz onca kirayı?
diye söylenince:
- Bir yolunu buluruz. Önemli olan yavrularımızın güvenliği. demiş yeşil başlı ördek.
Anne ve baba ördek, kullanılmayan
kümesi temizlemişler. Sonra öğrencilerin oturacağı yerleri ve
öğretmenin duracağı kürsüyü hazırlamışlar. Ne yapıldığını anlamadan
yavru ördekler de onlara yardım etmişler.

Bir gün anne ördek, tüm
yavrularını çevresine toplamış. Onları okul olarak hazırladıkları yere
götürmüş. Yeşil başlı baba ördek orada bekliyormuş. Anne ördek
yavrularına dönüp:

- Yavrularım, burası bir Ördek
Okulu. Burada okuyup bilgi ve becerinizi geliştireceksiniz. Babanız size
eğitim verecek. Anlatılanları öğrenmeye çalışın. Unutmayın ki size
anlatılan her şey eskiden yaşanmış olaylardan edinilen deneyimlerden
kazanılmış bilgileri içerir. Onları eksiksiz öğrenmeye çalışın…

Yavru ördeklerin sabırsızca
içeriye girmek istediklerini gören anne ördek, konuşmasını uzatmayıp
yavrularını öğretmene teslim etmiş ve orada ayrılmış.

İlerleyen günlerde Ördek
Okulu’ndan gelen sesler dinlenmeye değermiş. Yavru ördeklerin hep bir
ağızdan “abc” diyerek incecik sesleriyle bağırarak kanat çırpmaları
ilerideki ağaçlardan ve gölün kıyısından bile duyuluyormuş. Ağaçlardaki
serçelerin ötmeyi kesip, örnek yavrularını dinledikleri olurmuş.

Balıkçıllar avlanmayı bırakıp,
başlarını göğe kaldırarak duydukları seslerin anlamını çıkarmaya
çalışırmışlar. Ördek yavrularının öğrenirken çıkarttıkları coşkulu
sesleri çevreye yayıldıkça, okulun çevresine meraklılar dolmaya
başlamış: Çitlerin üzerine tüneyen kuşlar, gölden ayrılıp, seslerin ne
olduğunu anlamaya çalışan balıkçıllar, taşlara tırmanmış sincaplar ve
tavşanlar…

Meraklılar çoğaldıkça horoz durur
mu? Hemen kümesin damına çıkarak uzun uzun ötüp, yavruların sesini
bastırmak ve dikkati kendi üzerine çekmek istermiş. Ama çevreye toplanan
hayvanlar horozun ötüşüne aldırmadan, yavruların söylediği şarkıları
mırıldanır, onlara eşlik etmeye çalışırmışlar. Bu duruma öfkelenen
horoz, yerinde duramaz, kanat çırparak üstlerine yürür, onları
korkutarak ördek okulunun çevresinden uzaklaştırmaya çalışırmış.

Okulun yararlı olduğunu anlayan
kuşlar ve sincaplar da yavrularını Ördek Okulu’na göndermeye
başlamışlar. Sınıf yeni katılan yavrularla çok kalabalık olmuş. Ama,
kalabalık bir sınıf olması, dersleri aksatmıyor, tam tersine herkes tüm
dikkatini toplayarak yeşil başlı ördeğin anlattıkları dinleyip çık bile
çıkarmıyormuş.

Sonunda horoz gelişmelere
dayanamayıp okul bitiminde sallana sallana anne ördeğin yanına giden
yeşil başlı ördeğin karşısına dikilmiş. Sesi de, davranışı da, Ördek
Okulu’ndan hoşnut olmadığı belli ediyormuş.

- Seninle bu okul konusunu bir kez daha konuşmalıyız.
diye söze başlamış. Yeşil başlı ördek, horozun ne yapmak istediğini anlamış ama anlamamazlığa gelerek:
- Ne konuşacağız? Kiramızı
ödüyoruz. Yavrular artık seni ve kümesini yaramazlıklarıyla rahatsız
etmiyorlar. Herşey istediğin gibi değil mi?

- Hayır. Bence bana az kira veriyorsunuz.
- Ama kirayı sen belirlemiştin. Biz pazarlık bile yapmamıştık.
- Ben anlamam. Bundan böyle her ay üç çuval buğday vereceksiniz.
- Ama bu çok.
- O zaman kümesten çıkarsınız.
- Kümesten çıkarsak okul kapanır.
- Ben anlamam. demiş ve
yanlarından uzaklaşmış. Başını bir öne bir arkaya sallayarak keyifle
kümesine doğru giderken yan gözle ördekleri süzüyormuş…

Yeşil başlı ördek, horozun
tavrına ve söylediklerine hem çok öfkelenmiş hem de çok üzülmüş.
Öfkelenmiş çünkü horoz kıskançlık yapıyor, okulda yavruların öğrenim
görmelerini istemiyormuş. Üzülmüş çünkü mal horozun, keyfi için kirayı
arttırması yasalara aykırı değilmiş. Başı öne eğik anne ördeğin yanına
değin gitmiş. Hem ders anlatmak, hem de kalan sürede horozun istediği
kadar çok buğday bulmak olanaksızmış. Anne ördek gagasıyla, baba ördeğin
yeşil başını okşamış:

- Kuşlardan ve sincaplardan
yardım istersin. Onlar da yavrularını okula getirirken her gün
taşıyabildikler kadar buğday getirsinler.

Baba ördek umutsuzca anne ördeğe bakmış:
- Bulabilirler mi bilmiyorum. Ama, bir denerim. Yoksa okulu kapatmak zorunda kalacağım.
Yeşil başlı ördek, ertesi gün
kuşlara ve sincaplara konuyu açmış. Dili döndüğünce hem okulda eğitim
vermenin hem de horozun istediği kadar çok buğday bulmanın olanaksız
olduğunu, bu nedenle yardımlarına gereksinimi olduğunu anlatmış. Kuşlar
ve sincaplar

“Okul sürsün, yavrularımız eğitim
görsün” diyerek her gün buğday getirmişler. Ay sonunda horozun
istediğinden de çok buğday birikmiş. Horoza istediği üç çuval buğdayı
vermişler. Kalanını başka aylarda, istenilen kadar buğday
sağlayamazlarsa, kullanmak üzere saklamışlar.

Horoz okulun sürdüğünü, kiranın artması eğitimi engellemediğini görünce:
- Çıkın kümesimden.
diyerek gerçek emelinin ne
olduğunu açık ve öz bir biçimde anlatmış. Yeşil başlı ördek, nedenini
anlayamadığını söylemişse de horoz sözünden dönmüyor, kümesten
çıkmalarını istiyormuş. Çevredeki tüm hayvanlar, kibirli horozu
düşüncelerinden caydırmak için çok uğraşmışlar. Horoz kendi kümesine
sığmadıklarını, bazı tavukları okul olarak kullanılan kümese
taşıyacağını söyleyerek, düşüncesini değiştirmeyeceğini bildirmiş.
Umutlarını yitiren diğer hayvanlar, üzüntü içinde anne ördeğin yanına
gidip soruna bir çözüm aramak üzere sessizce bekleşmişler. Aslında hepsi
birbirine bakıyor, birinin çözüm üretmesini (daha doğrusu konuşmasını)
bekliyormuş. Yeşil ördek çevresinde sessizce ağlaşan öğrencilerine
seslenerek:

- Artık okul yok. Kümese gidip eşyalarımızı toplayalım.
demiş üzüntülü bir sesle. Tüm
öğrenciler küçücük adımlarının koşmakla yuvarlanmak arasında hızıyla
okula gidip ders araçlarını, sıralarını ve kitaplarını toplamışlar.
Kapının önünde ne yapmaya çalıştıklarını görmeye gelen horoza ters ters
bakıp:

Sabah erkenden ötmeye başlayan
horoz: “Yine sabah olduuuu…” derken sesindeki üzüntüyü gizleyememiş.
Kuşların cıvıldamasını duyan yavrular koşuşarak yeni okullarına
gelmişler. Neşe içinde okulun bahçesinde oyunlar oynamışlar. Sonra hepsi
ders başlamadan sınıfta yerlerini almışlar. Yeşil başlı ördek, göğsünü
kabartarak sınıfa girmiş. Yavrulara bakıp yutkunmuş. Sonra tok bir
sesle:

- Günaydın
demiş. Yavruların hepsi birden incecik sesleriyle neşe içinde bağırmışlar:
- Günaydın öğretmenim
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
ördek okulu
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Çirkin Ördek Yavrusu

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
 :: Kültür ve Sanat Rehberi :: Büyüklerden Masallar-
Buraya geçin: