Ya Rab
Bu ne hikmettir ki
Kulların dermanı çölde, neşeyi kadehde arar oldular.
Gök yüzünün hangi damlalarıdır ki
Duadan çatlayan dudaklarımızı yakar oldular.
Kar yağan yüreklerde, korlar oluşsa da sere serpe
Yine de hüznü çok görenler var aşk yüzünden
Bir çığlıktır gidiyor, tırnak ayrılmıyor etten
Ama ufacık bir tebessümün peşinden yiten yitene
Bayramlar, yaralar kanadıkça kutsallaşıyor bizde,
Sapsarı ışıkları altında kızgın güneşin.
Hani sana dönecekti can, bize kul diye verdiğin
Işığı sönen ruh bedensiz gezindiğinde
Günahkarlar,kusurlar için kurbanlar yargılı,
Bunca iniltiyi, hıçkırığı bu boşluk nasıl emecek
Toprak ne eylesin bu kadar kahrı ,ahı,
Eyvah bu sevdanın yangını güllerden bilinecek
Türkay Arif Damla